Son dönemde mülteci çocukların da dahil olmasıyla, çok çeşitli arka planlara sahip çocukların bir arada yaşadığı ve aynı okullarda okuduğu Türkiye ve Almanya’da her anlamda kapsayıcı toplumlar inşa edebilmek için etkin çözümler geliştirme ihtiyacından doğan bu inisiyatif, iki ülkenin eskiye dayanan yakın iş birliği ve birbirinden öğrenme anlayışından güç alarak, kültürel eğitime odaklanan alternatif öğrenme yöntemleri geliştirmek amacıyla ortaya çıkmıştır. İki ülkeden eğitimcileri ve mülteci çocuklarla çalışan ilgili aktörleri yan yana getirerek bir ağ oluşturan Anadolu Kültür ve LAKI, katılımcılarına iyi örnekleri sunma ve paylaşma, birbirinden öğrenme ve iş birliği içinde ihtiyaca yönelik yeni içerikler ortaya çıkarma imkanı sunmaktadır. Bu sayede proje,
Bu bağlamda, proje kapsamında mülteci çocukların dil ve iletişim becerilerini geliştirmelerini destekleyecek şekilde, tüm çocukların ortaklaşa kullanımı için tasarlanacak ve müzik, dans, müze, drama, masal, oyun... gibi alanlardan beslenen yenilikçi içerikler hazırlanacaktır.
Proje iki temel soruya odaklanır:
"Mültecilik geçmişi olan çocukları sosyal hayata ve okullara daha fazla dahil edebilmek üzere, sahada bire bir kullanıma uygun kapsayıcı öğrenme malzemeleri nasıl geliştirebiliriz?
Sosyal uyumun iki taraflı bir süreç olarak inşa edilmesine katkı sağlayacak ve tüm çocukların ortak kullanımını hedefleyen kültür-sanat odaklı içerikleri işbirliği içinde nasıl üretebiliriz?"
Proje dönemi boyunca Almanya’da Ruhr Bölgesi ve Berlin, Türkiye’de İstanbul ve Gaziantep’ten iyi örnekler geliştirmiş uzmanların düzenli olarak bir araya gelmeleri ve deneyim paylaşmaları planlanmaktadır. Proje dahilinde düzenlenecek çeşitli toplantı ve atölyelerle mülteci çocukların içinde yaşadıkları toplumla karşılıklı uyum süreçlerine yardımcı olacak yöntemlerin belirlenmesi ve geliştirilmesi, ilerleyen dönemlerde pilot uygulama kurumlarında edinilecek deneyimler ışığında bu yöntemlerin ve tasarlanan araçların yeniden gözden geçirilmesi, iki yılın sonunda ortaya çıkacak sonuç ürünlerin ise ilgili kurumlarla ücretsiz olarak paylaşılması hedeflenmiştir.
Proje aynı zamanda, kendi hedeflerini paydaşlara ve geniş kitlelere duyurmayı ve farkındalık geliştirmeyi kendine amaç edinmiştir. Yeni geliştirilecek bu ürünler yoluyla kazanılan deneyimler ve kullanılacak yöntemler kitapçık, etkinlik el kitabı, makale ve yayınlar, eğitmen eğitimi uygulama malzemeleri, videolar, interaktif oyunlar, masal kitapları gibi alternatif materyaller formatında erişime açılacaktır. Bu anlamda, projenin ana çıktısı Almanya ve Türkiye’de, hatta daha geniş bir coğrafyada, mülteci olan ve olmayan çocukların formel olmayan öğrenme mekanlarında birlikte kullanacakları yenilikçi ve yaratıcı yöntemlerden oluşan bir araç kutusu olarak tarif edilebilir.
Projede Türkiye ve Almanya’dan eğitimciler, pedagoglar, sivil toplum çalışanları, öğretmenler, araştırmacılar, psikologlar, müzisyenler, yaratıcı drama eğitmenleri ve sanat terapistleri gibi çeşitli uzmanlık alanlarından katılımcılarla bir çekirdek grup oluşturulmuştur. Aralarında mültecilik geçmişi olan uzmanların da bulunduğu katılımcılar, kültürel eğitim, oyunla öğrenme, özgüven ve kendini ifade becerileri, sosyo-duygusal öğrenme veya dil edinimi odaklı iyi uygulamalarla çalışmakta olan kurum ve projelerde görev alan kişilerden oluşmaktadır.
Projenin açılış toplantısı, Temmuz 2017’de Essen’de gerçekleştirilmiş, bu toplantıda beş farklı çalışma teması ve altgrup ortaya çıkmıştır.
Almanya ve Türkiye’de mülteci çocukların toplumsal hayata ve okullara dahil edilmesinde kapsayıcı bir yaklaşım benimsenmesini destekleyecek olan her bir çalışma grubu, iki yıllık süreçte farklı bir bakışla farklı araçlar geliştirecektir.
İki yıl süren bu proje Anadolu Kültür ve Landesweiten Koordinierungsstelle Kommunale Integrationszentren (LaKI) işbirliği ve Stiftung Mercator desteği yürütülmüştür.